ÇİRKİN İMPARATORİÇE // THE UGLY EMPRESS 4 BÖLÜM

 Teng Yun masadaki balık çorbası kasesine baktı ve "Öğle yemeğinde de  balık çorbası içtim." dedi. 


"Evet, Majesteleri," dedi Xiu Yao, "Siz Feng'densiniz ve çoğu Feng insanı taze balık yemeklerini sever, bu yüzden mutfak sizin için mümkün olduğunca sık sık  balık çorbası hazırlamaya çalışıyor"

Teng Yun kaşlarını çattı. Diğerleri sadece bu İmparatoriçe'nin çirkin olduğunu düşünüyorlardı ve o ülkenin annesi olduğu için İmparatoriçe'nin yüzünü incelemek için daha yakından bakmaya cesaret edemiyorlardı. Onunla ilgili yanlış bir şey bulamıyorlardı.

Ama Teng Yun görebiliyordu, yüzündeki bu mor ve kırmızı şişkinlik açıkça bir insanın doğuştan sahip olduğu bir şey değildi.

Balık ısıya,hastalığa neden olabilirdi veya ağırlaştırabilirdi. Bu çorbayı her gün içmek sadece yüzündeki şişliği daha da acı verici hale getirirdi.

[Ç/N : Geleneksel Çin Tıbbında 'balık ısıya neden olur, et balgam çıkarır, sebzeler ve tofu sizi sağlıklı tutar' diye bir söz vardır. Belki de bu yüzden Çinliler 100 yıldan fazla yaşıyorlardır? ]

Teng Yun balık çorbasını dışarıda bıraktı. Ancak Saray'daki insanlar aptal değildi, bu yüzden biri ona zarar vermek isteseydi ona balık çorbası vermekten başka yöntemler kullanabilirdi.

Xiu Yao, İmparatoriçe'nin neden çorbayı yemediğini anlamadı. Teng Yun hafifçe "Tuzlu" dedi.

Yemekten sonra Küçük Veliaht tekrar geldi, orada olmaya son derece isteksiz görünüyordu. Sert davranarak, "Babam benden istemeseydi, buraya asla gelmezdim" diye mantık yürüttü.

Teng Yun sadece, "Xiu Yao, Veliaht Prens için çay doldur" dedi.

"Gerek yok," dedi Xue Pei, "geldim, yani sorarsa geldiğimi söyleyebilirim. Burada bir an bile kalmayacağım.”

Gitmek için döndü ama adımın ortasında aniden fikrini değiştirdi. Sırıttı ve "Babam şu anda Defei'nin yanında. Size söyleyeyim, yarın Marki Wannian başkente geri dönecek, Majesteleri bir İmparatoriçe olarak ödüller vermek için mahkeme salonunda hazır bulunmalı."

Aslında, Teng Yun bunu zaten duymuştu. Belki de Xue Junliang, İmparatoriçe'yi kıskandırmak için küçük prensi bu haberleri vermek için bilerek göndermişti. Ama Xue Junliang, elbette, Teng Yun'u yanlış hesaplıyordu. 

Teng Yun, iyilik kazanmaya çalışan küçük bir eş değildi; kıskanmayacaktı. Xue Junliang'ın denemesini çok isterdi.

İmparatoriçeyi ifadesiz görünce, Veliaht Prens'in kalbi karardı. Tekrar denedi, "İmparatoriçenin yarın mahkemede bulunmasını önerenin Defei olduğunu duydum ve babam da hemen kabul etti... Defei dedi ki... Marki Wannian'ı korkutmamak için yüzünüzü örtmek için bir peçe takmanız gerekiyormuş”

[Ç/N : Çok küçüksün, sekiz misin? Ah doğru, sekiz yaşındaydı.]

Teng Yun içten içe homurdandı. Bu Defei ile tanışmamıştı, Defei'nin söylendiği kadar kibirli olup olmadığını bilmiyordu ama onun şımarık olması büyük ihtimalle doğruydu. Xue Junliang, özellikle bir Defei İmparatoriçe'ye zorbalık yapıyorsa, İmparatorluk Hareminde genel olarak neler olduğunu bilmeli idi  Eğer biliyorsa ve bu konuda hiçbir şey yapmıyorsa, bu yalnızca Xue Junliang'ın onayladığı anlamına gelebilirdi.

"Defei'ye benim adıma teşekkür et."

Küçük veliaht bu sözlere çok şaşırdı. İmparatoriçe ile alay etme havası gitti, özür diledi ve oradan ayrıldı.

-

Xue Junliang gerçekten de Defei'nin Yuxiu Sarayını ziyarete gitmişti.

Başlangıçta Defei, Da Wang'ın Çirkin İmparatoriçe'yi gerçekten kayırmaya başlamasından çok endişeliydi. Xue Junliang bu akşam Yuxiu Sarayı'nı ziyaret etmeyi planladığını duyurduğunda endişesi henüz tam anlamıyla bir endişeye dönüşmemişti.

Defei anında şüphelerinin gereksiz olduğunu hissetti. O çirkin ve iğrenç İmparatoriçe; zekiydi ama yine de utanç vericiydi. Di Wang, kolayca sallanabilecek biri değildi.

[Ç/N : Di Wang (帝王) Da Wang'a karşılık gelir, diğer krallar arasında üstün kabul edilen bir kral anlamına gelir. ]

Defei, Xue Junliang'ın kalbini ele geçirmenin yollarını bulmak için beynini zorladı. Bir akşam dans etmekten guqin çalmaya kadar her şeyi yaptı. Tüm kozlarını çıkardı; çılgınca Xue Junliang'ı ikna etmeye çalışıyordu.

Tahminine göre, üç tur performanstan sonra Xue Wang oldukça sarhoş olmalıydı.  Defei o sırada kendisi de sarhoşmuş gibi davranmayı planladı, sonra kendini Da Wang'ın kollarına atıp onu yatağa atmaya ikna edecekti.

Ancak beklentileri gerçekleşmedi. Xue Junliang çok şarap içti ama kesinlikle sarhoş değildi. Yine de Defei dişlerini sıktı ve sarhoşmuş gibi davrandı. Biri Baş Kahya Jiang Yu'nun bir görüşme istediğini bildirdiğinde Xue Junliang'ın kucağına girmek üzereydi.

Gecenin bu geç saatlerinde Majesteleri eşiyle yalnızdı, doğal olarak diğer tüm meseleler bekleyebilirdi, değil mi? Ama beklenmedik bir şekilde, Xue Wang, Jiang Yu'ya derhal içeri gelmesini emretti ve Defei'ye rahatsız etmemesi için iç odaya gitmesini söyledi.

Jiang Yu içeri girdi ve Xue Junliang'ı selamladıktan sonra, "Majestelerine rapor veriyorum, Veliaht Prens Yunfeng Sarayından döndü. Bu yaşlı hizmetçi onu takip etti, Veliaht Prens sizin talimatınıza göre davrandı ama İmparatoriçe kıpırdamadı bile.”

Xue Junliang, elinde bir kadeh şarapla koltuğuna yaslandı. Gülmeden önce bir an masadaki muma gözlerini kısarak baktı, "Görünüşe göre onu gerçekten hafife almışım."

Sonra ilginç bir şey düşündü, "Veliaht Prens bunca yıldır şımarık davranıyor, İmparatoriçe'yi takip etmesine izin vermeye ne dersin?"

Jiang Yu başını indirdi ve cevapladı, "Majesteleri akıllı, bu iyi bir fikir. Bu yaşlı hizmetçi, Ekselansları Veliaht Prens'in zeki olsa da biraz kibirli olabileceğini düşünüyor. Majesteleri İmparatoriçe'nin karakteri onu sakinleştirebilir.”

"Pekala," Xue Junliang kadehini masaya koydu ve ayağa kalktı, "Karar verildi... Geç oldu, Defei'nin erken dinlenmesine izin vermeliyiz."

Sonra Yuxiu Sarayı'ndan dışarı çıktı.

Defei iç odadan çıktığında, dış odada yalnızca Xue Junliang'ın ve Jiang Yu'nun sırtını görebildi. Jiang Yu, Xue Wang'ın sözlerini aktardı ve ardından özür diledi.

-

Ertesi gün sabah erkenden Xiu Yao güne yoğun başladı. Çünkü dün Veliaht Prens, Majestelerinin İmparatoriçe'nin bugün mahkeme salonunda hazır bulunmasını istediğini söylemişti.

İmparatoriçesi için zor bir durum olsa da, Xiu Yao hala bir umut ışığı taşıyordu. Ayrıca İmparatoriçe onun eşiydi, eğer İmparatoriçeyi içtenlikle giydirmek onun elinde olmasaydı, başka kim rahatsız hissetmeliydi ki?

Xiu Yao tüm gece gözünü kırpmamıştı, İmparatoriçe'yi uyandırmak istemediği için dışarı çıktı.

Teng Yun'un yüzü bütün gece ağrımıştı Ayrıca burası onun evi değildi, bu yüzden rahat değildi. O her zaman hafif uyuyan biriydi. Xiu Yao'nun ileri geri adım attığını duyunca, o susmadan önce ona bağırmak zorunda kalmıştı.

Gün aydınlanmaya başladığında Xiu Yao, Teng Yun'un giyinmesine yardım etmeye başladı. Teng Yun için son derece rahatsız ediciydi. On dokuz yaşından beri zırhını kendi başına giymeye başlamıştı. İnsanlar tarafından hizmet edilmekten hoşlanmıyordu, özellikle de Xiu Yao tarafından, çünkü her seferinde, "Majesteleri, bu iyi görünüyor mu?", "Bu elbise belinizin inceliğini ön plana çıkaracak" veya "Hangi saç modeli  uygun olur ?”

Xiu Yao, yarım shichen için Teng Yun'un kafasını karıştırdı. Teng Yun tüm zamanı öfkesini dizginlemek için kullandı.

[Ç/N : Bir shichen=iki saat]

Küçük Veliaht Prens geldiğinde Teng Yun elbisenin tamamını giymeyi yeni bitirmişti.

Xue Junliang gerçekten de Teng Yun'u sınıyordu. Amacı hem Defei'yi hem de Veliaht Prensi kullanarak Çirkin İmparatoriçe'yi test etmekti. İmparatoriçe için işleri zorlaştırma niyetinde değildi, bu yüzden Veliaht Prensi ona eşlik etmesi için göndermişti.

Veliaht Prens'in Xue Ülkesindeki statüsü şüphesiz yüksekti. Xue Wang'ın prensi İmparatoriçe Sarayına göndermesi, herkesin onun sıradan bir kadın olmadığını görmesini sağlamaktı.

Mahkeme yetkililerinin kalbi endişeyle doluydu. Veliaht Prens ve İmparatoriçe'nin ilişkisinin anne ve oğul gibi ne kadar yakın olduğunu kendileri görmüşlerdi.

Bugün değişim günüydü, İmparatoriçe Harem halkının, İmparatoriçe'nin Anka Mührü'ne sahip olduğu ve Veliaht Prens'i de kendi tarafına çektiği konusunda endişe duyduğu gündü.

Ç/N: Anka Mührü (Fengyin, 凤印), sahibini iç sarayın gerçek kadın hükümdarı olarak onaylayan bir mühürdür

Bu blogdaki popüler yayınlar

O BÜYÜDÜĞÜNDE-1 BÖLÜM

O BÜYÜDÜĞÜNDE-FİNAL

KAKOET 1 BÖLÜM--TOM RİDDLE//HARRY POTTER